MANALARIFATİHA SURESİ * Eûzü billâhi mineşşeytânir racîym Bismil -lâ-hir- Rahmân-ir'Rahıym * El-hamdü lillahi Rabbil-âlemiyn. * Er'Rahmânir-Rahiym. * Mâliki Yevmiddiyn * Iyyâake-nâbüdü ve iyyâakenesteiyn * İhdinassırâtal-müstekıym * Sıraatalleziyne-en'amte aleyhim * Gayril mağdubi aleyhim ve leddâlliyn * Amin. Anlamı: Hamd (övmek, övülmek); O, âlemlerin Rabbi, O Rahmân, Rahîm, O, âhiret gününün mâliki Allâh'ın (hakkı) dır. O'na mahsustur. İlâhi! Yalnız Sana ibâdet ve kulluk ederiz, sade Sen'den yardım dileriz. Bizi doğru yola hidâyet eyle. Kendilerine bol bol nîmet verdiğin bahtiyarların yoluna, ki onlar ne azıp sapmış, ne de gazabına uğramışlardır. (Duâmızı kabul eyle Allâh'ım!) AYETU'L-KURSİ Allahü lâ ilâhe illâ hüvel hayyül kayyûm. Lâ te’huzühû sinetün ve lâ nevm. Lehû mâ fis-semâvâti vemâ fil erd. Menzellezî yeşfeu indehû illâ biiznihi. ya’lemü mâ beyne eydîhim vemâ halfehüm velâ yühîtûne bişey’in min ilmihî illâ bimâ şâe vesia kürsiyyühüssemâvâti vel erd. Velâ yeûdühü hıfzuhumâ ve hüvel aliyyül azîm. Anlamı: Allâh, O Allâh'dır. O yegâne hak mâbuddur ki O'ndan başka İlâh yok, yalnız O; daima yaşayan, duran, tutan, her an bütün hilkat üzerinde hâkim, Hayy ü Kayyum ancak O'dur. Ne gaflet basar O'nu, ne uyku. Göklerde, yerde ne varsa hepsi O'nundur. Kimin haddine ki izni olmaksızın O'nun yanında şefaat edebilsin? Allah yarattıklarının işlediklerini, işleyenlerini, geçmişlerini, geleceklerini bilir. Onlar ise O'nun bildiklerinden yalnız dilediği kadarını kavrayabilir; başka bir şey bilemezler. O'nun kürsüsü, ilmi bütün gökleri ve yeri kucaklamıştır ve bunların koruyuculuğu, bunları görüp gözetmek kendisine bir ağırlık da vermez. O, öyle Ulu, öyle büyük ve yücedir…
FİL SURESİ * Bismil -lâ-hir- Rahmân-ir'Rahıym * Elem tera keyfe feale rabbüke bi eshaabil fiyl * Elem yec'al keydehüm fii tadliyl * Ve ersele aley him tayran ebâabiyl * Termiyhim bi hıcâaratim min sicciyl * Fecealehüm Ke asfim me'küül Anlamı: Görmedin mi, nasıl etti Rabbın Fil sahiplerine? Fendlerini, tedbirlerini (kötü düşüncelerini) bozup büsbütün perişan kılmadı mı? Üzerlerine sert taşlarla atış eden, sürü sürü kuşlar saldı da, hemen onları bir yenik hasıl (güve yiyip tanesiz kalmış ekin yaprağı, saman) gibi kılıverdi.
KUREYŞ SURESİ * Bismil -lâ-hir- Rahmân-ir'Rahıym * Li iylâafi kurayşin * İlâafihim rihleteş şitâaaai vessayf * Fel ya'büdüü rabbehâazel beyt * Ellezii et 'amehüm min cuuın ve âmene hüm min havf Anlamı: Kureyş'in birbirleriyle veya başkalariyle andlaşması, anlaşması için; hele yaz ve kış seferlerine (faydalandıkları) andlaşması için, onlar (Kureyş) bundan böyle bu evin (Kâbe'nin) sahibine (Allâh'a) ibâdet etsinler; - O (sahip) ki, onları büyük bir açlıktan kurtardı ve müthiş bir korkudan emin kıldı
MAUN SURESİ * Bismil -lâ-hir- Rahmân-ir'Rahıym * Eraeytellezi yükezzibi biddiyn * Fezâalikellezi yedü'ul yetiym * Velâa yehuddu alâa ta'aamil miskiyn * Feveylül lil musalliyn * Elleziyne hüm an salâatihim sâahüün * Elleziyne hüm an yüraa üüne * Ve yemneuunel mâauun Anlamı: Gördün mü o, dîne (ceza gününe ve âhirete) inanmayanı? İşte hak dîne ve ceza gününe inanmayan, o kimsedir ki: Öksüzü itip kakar, çâresizin ve yoksulun yiyeceğine dair teşvikte bulunmaz; ne kendisi doyurur, ne de başkalarının doyurması için kayırır. Vay o namaz kılanların haline ki, onlar namazlarını gereği gibi ciddî bir vazife olarak yapmazlar. Onlar ki gösteriş için yaparlar ve yardımlığı sakınırlar (kimseye bir damla şey vermek istemezler.)
KEVSER SURESİ * Bismil -lâ-hir- Rahmân-ir'Rahıym * İnnâa e'taynâakel kevser * Fesalli li rabbike ven har * İnne şâanieke hüvel ebter Anlamı: Biz verdik sana (Yâ Muhammed) hakikatte Kevser. Sen de Rabbın için namaz kıl ve kurban da kesiver. Doğrusu, asıl ebter sana buğz eden (hınç besleyen, diş bileyen) in kendisidir.
KAFİRUN SURESİ * Bismil -lâ-hir- Rahmân-ir'Rahıym * Kul yâa eyyühel kâafiruun * Lâa e'büdü mâa tebüdüün * Velâa entüm aabidüüne mâa a'büd * Velâa ene aabidüm mâa abed-tüm * Velâa entüm aabidüüne mâa e'büd * Leküm diynüküm veliye diyn Anlamı: De ki: Ey kâfirler! Tapmam o taptıklarınıza. Siz de tapanlardan değilsiniz benim Mabudum (Allah)'a. Hem ben tapıcı değilim sizin taptıklarınıza. Hem de siz tapıcı değilsiniz benim ibâdet ettiğim (Allah)'a. Size dîniniz, bana da dînim. NASR SURESİ * Bismil -lâ-hir- Rahmân-ir'Rahıym * İzâa câaaae nasrullaahi vel fethu * Ve raeytennâase yedhu-lüüne fii diynillahi efvâacâa * Fesebbih bihamdi rabbike vesteğfirhü innehüü kâane tevvaâbâa Anlamı: Allâh'ın (vaad eylediği) yardımı geldiği ve zafer kazanıldığı (Mekke'nin fethi ile İslâm'a fütûhat kapılarının açıldığı); ve insanların fevç fevç, küme küme Allâh'ın dînine girdiklerini gördüğün zaman artık Rabbını överek şanını yücelt ve Allâh'tan mağfiret iste. Çünkü O, tövbe ile kendisine dönenleri kabul eder. TEBBET SURESİ * Bismil -lâ-hir- Rahmân-ir'Rahıym * Tebbet yedâaa ebiylehebivve tebbe * Mâa ağnâa anhü mâalü-hüü ve mâa keseb * Se yaslâa nâaran zâate leheb * Vemraetühüü hammâatel hatab * Fii ciydihâa hablüm mim mesed Anlamı: Ebû Leheb'in iki eli kurudu, kendisi de (helâk oldu!). Ne malı fayda verdi ona, ne de kazandığı. O, (dünyada benzeri görülmemiş) bir alevli ateşe yaslanacak. Gerdanında hurma liflerinden bükülmüş bir iple odun taşıyan karısı da İHLAS SURESİ * Bismil -lâ-hir- Rahmân-ir'Rahıym * Kul hüvellâahü ehad * Ellâahüs samed * Lem yelid ve lem yüüled * Velem yeküllehüü küfüven ehad Anlamı: De ki: O, Allah, birdir. Allah, her yönden eksiksizdir ve her dileğin merciidir, her şey kendisine muhtâc olan Şanlı, Uludur. O, doğurmadı ve doğurulmadı. O'na hiçbir şey denk de olmadı. FELAK SURESİ * Bismil -lâ-hir- Rahmân-ir'Rahıym * Kul euuzü birabbil felak * Min şerri maa halak * Ve min şerri ğaasikın izâa vekab * Ve min şerrin neffâasati fil 'ukad * Ve min şerri haasidin izâa hased Anlamı: De ki: Yaratılmışların şerrinden, karanlık çöktüğü zaman gecenin şerrinden, düğümlere üfleyenlerin şerrinden ve haset edenin, içindeki hasedini dışarıya vurduğu vakit, şerrinden; şafak aydınlığının Rabbine (Allâh'a) sığınırım. NAS SURESİ * Bismil -lâ-hir- Rahmân-ir'Rahıym * Kul euuzü birabbinâas * Melikinnâas * İlâahinnâas * Min şerril vesvâasil hannâas * Ellezii yüvesvisü fii sudüürinnâas * Minel cinneti vennâas Anlamı: "De ki: Sığınırım Rabb'ına nâsın. Melikine nâsın. İlâhına nâsın; şerrinden o sinsi vesvâsın. Ki, fiskos eder sinelerinde (1) nâsın; gerek cinden (olsun o sinsi) gerekse insandan." SÜBHANEKE Sübhaanekellahümme Ve bihamdik Ve tebâara kesmük Ve teaalâaa ceddük (Ve celle senâük * ) Ve lâailahe gayrük Anlamı: Allahım! Sen eksik sıfatlardan pak ve uzaksın. Seni daima böyle tenzih eder ve överim. Senin adın mübarektir. Varlığın her şeyden üstündür. Senden başka tanrı yoktur. NOT: Parantez içindeki "Ve celle senâük" cümlesi cenaze namazında okunur. ETTEHİYYÂTÜ Ettehıyyâatü lillahi vessalevâatü vettayibâatü esselâmüaleyke eyyühennebiyyü ve rahmetüllâhi ve berakâatühüü esselâamü aleynâa ve alâa ıbâadillâhis salihıyn Eşhedü ellâa ilâahe illallâah ve eşhedü enne Muhammeden abdühüü ve rasüülüh Anlamı: Dil ile, beden ve mal ile yapılan bütün ibadetler Allah'a dır. Ey Peygamber! Allah'ın selâmı, rahmet ve bereketleri senin üzerine olsun. Selâm bizim üzerimize ve Allah'ın bütün iyi kulları üzerine olsun. Şahitlik ederim ki, Allah'tan başka tanrı yoktur. Yine şahitlik ederim ki, Muhammed, O'nun kulu ve Peygamberidir. ALLÂHÜME SALLİ Allahümme salli alâa Muhammedi ve alâa âali Muhammedin kemâa salleyte alâa ibraahiyme ve alâa âali ibrahiyme inneke hamiydüm meciyd Anlamı: Allahım! Muhammed'e ve Muhammed'in ümmetine rahmet eyle; şerefini yücelt. İbrahim'e ve İbrahim'in ümmetine rahmet ettiğin gibi. Şüphesiz övülmeye lâyık yalnız sensin, şan ve şeref sahibi de sensin ALLÂHÜMME BARİK Allahümme barik alâa Muhammedi ve alâa âali Muhammedin kemâa barekte alâa ibraahiyme ve alâa âali ibrahiyme inneke hamiydüm meciyd Anlamı: Allahım! Muhammed'e ve Muhammed'in ümmetine hayır ve bereket ver. İbrahim'e ve İbrahim'in ümmetine verdiğin gibi. Şüphesiz övülmeye lâyık yalnız sensin, şan ve şeref sahibi de sensin. RABBENÂ ÂTİNA Rabbenâa âatina fiddünyâa hasenetev ve fil âahirati hasenetev ve kınâa azâabennâar Anlamı: Allahım! Bize dünyada iyilik ve güzellik, ahirette de iyilik, güzellik ver. Bizi ateş azabından koru. RABBENÂĞFİRLİ Rabbenağfirlii ve livâa lideyye ve lil mü'miniyne yevme yekuumül hisâab Anlamı: Ey bizim Rabbimiz! Beni, anamı ve babamı ve bütün mü'minleri hesap gününde (herkesin sorguya çekileceği günde) bağışla. KUNUT DUALARI- 1 Allahümme innâ nesteînüke ve nestagfirüke ve nestehdîke ve nü’minü bike ve netûbü ileyk. Ve netevekkelü aleyke ve nüsnî aleykel-hayra küllehü neşkürukeve lâ nekfüruke ve nahleu ve netrukü men yefcüruk. Anlamı: Allahım! Senden yardım isteriz, günahlarımızı bağışlamanı isteriz, razı olduğun şeylere hidayet etmeni isteriz. Sana inanırız, sana tevbe ederiz. Sana güveniriz. Bize verdiğin bütün nimetleri bilerek seni hayır ile öğeriz. Sana şükrederiz. Hiçbir nimetini inkâr etmez ve onları başkasından bilmeyiz. Nimetlerini inkâr eden ve sana karşı geleni bırakırız. KUNUT DUALARI – 2 Allahümme iyyâke na’büdü ve leke nüsallî ve nescüdü ve ileyke nes’â ve nahfidü nercû rahmeteke ve nahşâ azâbeke inne azâbeke bilküffâri mülhık. Anlamı: Allahım! Biz yalnız sana kulluk ederiz. Namazı yalnız senin için kılarız, ancak sana secde ederiz. Yalnız sana koşar ve sana yaklaştıracak şeyleri kazanmaya çalışırız. İbadetlerini sevinçle yaparız. Rahmetinin devamını ve çoğalmasını dileriz. Azabından korkarız, şüphesiz senin azabın kâfirlere ve inançsızlara ulaşır. ÂMENTÜ Âmentü billahi ve melaiketihi ve kütübihi ve rüsülihi vel yevmil ahiri ve bilkaderi hayrihi ve şerrihi minallahi teâlâ vel ba'sü ba'del mevti hakkun. Eşhedü en lâ ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resülühü. Anlamı: Allah'a, meleklerine, gönderdiği kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe, kadere, hayrın ve şerrin Allah'tan olduğuna, öldükten sonra dirilmeye inanıyorum. Allah'tan başka ilah olmadığına ve Muhammed aleyhisselamın da Allah'ın kulu ve son Peygamberi olduğuna şehadet ediyorum.
|